Recep: Al!
Mehmet: Ne bu?
Recep: Treş parası.
Mehmet: Almam valla! Hak ettin oğlum. Anasını ağlattın saçların. Acemi
nalbant gavur eşşeğinde öğrenirmiş. Sen de bizim kafada öğrendin valla.
Ben Nihal’in yüzüne bir tek daha ne zaman bakacam. Bu iş bitti sağdıç.
Recep: Sen de küçük kızı sev oğlum bittiyse. Nasılsa sana yangınmış. Al şu paralarını.
Mehmet: Almam! Hem ne biçim laf o? Büyük kız olmazsa küçük kız! Vaa mı
bizim kitabımızda öööle? Ben Nihal’siz yaşayamam arkideş! Bugün de ceviz
veren dedim almadı.
Recep: Almaz oğlum, o kızdan sana hayır gelmez. Al şu paralarını!
Mehmet: Hem Nihal’den neden hayır gelmezmiş bana? Hem de nasıl gelir.
Yapamadık anasını sattığımın sinemasını. Şimdi karpuzcu parçasıyız. Tabi
gelmez. Ben bir recisör olen de o zaman görsün o.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder